Fareler ve İnsanlar


Uzun ve soğuk kış akşamlarında yapılabilecek ne hoş bişeydir tiyatroya gitmek. Kış mevsimi sanki daha bi yakışıyor tiyatroya. Bi de çıkışta salep içmeye gitmek nefis olurdu.[gitmediler]

Uzun zaman olmuştu tiyatroya gitmeyeli. Tabi böyle bir klasik olunca ve böyle etkili sahnelenince daha sık gitmeliyim diye düşündüm. Çıkışta muhabbetimizde insanlar da beğenmişti. Zaten okuyanlar etkileyici bir kitap olduğunu bilirler. Kitabın bu akılda kalıcı ve dikkat çekici ismi ise fareler ve insanlar üzerine yazılmış bir şiirden geliyor.

Kitabı lisede hazırlıktayken İngilizcesinden okumuştum. Bi hayli zaman geçtiği için tiyatroyu izlerken pek de hatırlayamadım.

John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar kitabından uyarlanmış iki perdelik bir oyun. Lennie ve George adında fakir, geçimlerini mevsimlik işçi olarak çiftliklerde çalışarak sağlayan iki yoldaşın hikayesi bu. Lennie zihinsel engelli, iri yarı, George ise aklı başında biridir ve Lennie'ye göz kulak olmak zorundadır. Bu ikilinin başı Lennie'nin yaptıkları yüzünden sürekli olarak belaya girdiği için hep seyahat etmek zorundadırlar.



 Hikayenin bana göre güzel kısmı bu iki arkadaşın beraber kurduğu hayaller. Son gittikleri çiftlikte kendileri gibi çaresiz, umutsuz insanlar vardır. Ancak Lennie ve George onlar gibi değildir. En büyük hayalleri paralarını biriktirip bir çiftlik almak ve kendi çiftliklerinde hayatlarını devam ettirmektir.


                                                                                                    "Her düş değerlidir."

Yalnızlıklarında kaybolmuş bu insanların da Lennie ve George'un hayallerine katılması ile hikaye daha sıcak bir hal alıyor. Ortak bir hayali büyütüyorlar. Lennie'nin George'a "Hadi şu hikayeyi anlatsa George" diye hayallerini tekrar tekrar anlattırması ve George'un da sıkılmadan anlatması izleyiciye/okuyucuya umut aşılıyor. Bu hayal anlattırma sahnesi filminde de vardı. Ama filmdeki George bana daha yumuşak huylu gelmişti, tiyatrodaki karakter daha bir agresif ve Lennie'ye karşı pek tahammülsüzdü. Filmi de izlemeye değer güzel bir film.

Tam işler yolunda giderken, hayallerine çok yaklaşmışken Lennie'nin zaafları yüzünden ikilinin başı yine belaya girer ve Lennie korkarak çiftlikten kaçar. Çiftlik sahibinin yapacağını George yapmak zorunda kalır ve mutsuz son. Romanda geçen yaşlı adamın köpeğinin başına gelen Lennie'nin de başına gelir.

Kitabın kendisinde de olan argo ve ırkçı içerik tiyatroda da vardı. Hatta önümde oturan çocuğun bu sahnelerde babasına bakıp durması dikkatimi çekti. Benim gittiğim özel bir tiyatroydu, devlet tiyatrosunda 12 yaş üzeri için uygun olduğu yazıyordu. Kitabın bazı ülkelerde yasak ya da sansürlü olması hala tartışmalı bir konu.Türkiye'de de sansür talebi vardı ama en son durumu bilmiyorum galiba lise öğrencileri için okunacaklar listesinde.

Bunun yanında oyunculuklar çok başarılıydı, Merve Sevi çok iyiydi, özellikle Lennie karakteri harikaydı en çok alkışı o aldı. Tiyatroda aslında yaşlı adamın köpeği de varmış ama biz de o yoktu olsa güzel olurdu tabi.

Olayların meydana gelişi ve insanların birbiriyle olan iletişimi sebebiyle gerçekçi bir dram. Sıcak bir dostluk hikayesi oluşu kötü sonu gölgede bırakıyor galiba ve yıllar sonra aklında mutsuz son değil Lennie ve George'un hayalleri ve arkadaşlıkları kalıyor. Bana öyle oldu.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Evrenin Harikaları | Wonders of the Universe

bullet journal çılgınlığı

Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocukları